Frieze Londra Haftası: Müze Kaçamakları

​Frieze haftası vesilesiyle yolu Londra’ya düşecek sanat gezginlerini fuarlar, galeri açılışları ve partiler arasında yoğun bir tempo bekliyor. Frieze, Frieze Masters, PAD London ve 1:54 gibi fuarlar arasında mekik dokurken ilham ve huzur bulmak için müzelere kaçmak ise elzem. Liste yapmayı sevenler için ufak bir seçki hazirladik.

Leighton House

Alma-Tadema, At Home in Antiquity

7 Temmuz – 29 Ekim 2017

Viktorya döneminin unutulmuş ressamı Lawrence Alma-Tadema’nın 1913 yılından beri Londra’da düzenlenen ilk kapsamlı sergisi, antik çağlardaki hayatı inanılmaz bir hayal gücü, titizlik ve canlılıkla temsil eden sanatçının 130 başyapıtını bir araya getiriyor. Sergi, Alma-Tadema’nın kendi ailesi ve stüdyo-evini de dahil ederek yarattığı antik Roma, Yunan ve Mısır uygarlığı tasvirlerinin popüler kültürdeki izini sürerek, toplumsal bellekteki antik çağ sahnelerinin şekillenmesinde Hollanda doğumlu sanatçının rolünü ortaya koyuyor. Serginin Alma-Tadema’nın arkadaşı olan Leighton’ın müze-evinde gerçekleşmesi ise bu deneyimi daha da özel kalıyor.

Tate Modern

Soul of a Nation: Art in the Age of Black Power

12 Temmuz – 22 Ekim 2017

ABD’de sivil haklar hareketinin zirveye ulaştığı 1963’ten başlayarak Afroamerikan entegrasyon mücadelesinin sanattaki yansımalarını bir araya getiren tokat gibi bir sergi. Özellikle Amerika’daki güncel politik durum göz önüne alınınca bu ruhu canlı tutma çabası farklı bir anlam kazanıyor.

Royal Academy

Jasper Johns, Something Resembling Truth

23 Eylül – 10 Aralık 2017

Royal Academy yine bir kapalı gişe sergisi ile karşımızda. İkonik Amerikan bayrağı ve hedef tahtası resimleriyle tanınan ve yaşayan en önemli Amerikan sanatçılardan biri kabul edilen Jasper Johns, bugün 86 yaşında ve içinde bulunduğumuz “post-truth” çağında hakikat arayışını sürdürüyor. Retrospektif, sanatçının özel koleksiyonlarda bulunan ve nadir olarak seyahat eden eserlerini bir arada görme fırsatı sunuyor.

Blenheim Palace

Jenny Holzer, SOFTER

28 Eylül – 31 Aralık 2017

Londra’ya yaklaşık iki saat uzaktaki bu muhteşem saray ve bahçesi, Jenny Holzer’ın teknoloji ve şiiri harmanlayan yeni işlerini ağırlıyor. Amerikalı sanatçı, sarayın askeri ve politik tarihinden esinlenen yeni yerleştirmelerinde bellek, çatışma ve güç gibi temaları savaş gazilerinin gerçek hikayelerden esinlenerek ele alıyor.

Zabludowicz Collection

Haroon Mirza, HRM199: For A Partnership Society

28 Eylül – 17 Aralık 2017

Haroon Mirza, deneysel sergi üretim pratiklerini Zabludowicz koleksiyonunun 10. yıl sergisiyle sürdürüyor. “Bir arada varoluş”un sağlıklı bir toplum için önemini merkez alan sergi, ismini Amerikalı akademisyen ve aktivist Riane Eisler’in işbirliği ve tahakküm teorilerinden alıyor.

Farklı disiplinlerden isimlerle işbirliği yaparak yeni işler üreten Mirza’nın sergi kapsamında davet ettiği ünlü koreograf Wayne McGregor’ın 5 Ekim’deki performansını ajandanıza not edin. Ayrıca, McGregor’ın yeni prodüksiyonu “Autobiography”, 4-7 Ekim tarihleri arasında Sadler’s Wells’de izlenebilir.

Whitechapel Gallery

Thomas Ruff, Photographs 1979-2017

27 Eylül 2017 – 21 Ocak 2018

Yolunuz doğu Londra’ya düşerse, Alman fotoğrafçı Thomas Ruff’ın neredeyse 40 yıllık kariyerine Londra’da ilk kez kapsamlı bir bakış sunan retrospektifini görmeden dönmeyin. Küratörlüğünü Whitechapel Gallery Direktörü Iwona Blazwick’in üstlendiği serginin yanı sıra, devam eden Venedik Bienal’inde Arsenale’de yer alan anıtsal yerleştirmesiyle dikkati çeken Leonor Antunes’in müze mekanına özel gerçekleştirdiği yeni işini de kaçırmayın.

Tate Britain

Rachel Whiteread

12 Eylül 2017 – 21 Ocak 2018

İngiltere’nin en önemli sanatçılarından biri olan ve Turner Ödülü’ne layık görülen ilk kadın sanatçı ünvanını taşıyan Rachel Whiteread’in 25 yıllık üretimini daha önce sergilenmemiş yeni heykellerle buluşturan bu kapsamlı sergi, gündelik hayatın ve sıradan objelerin negatif alanlarına bakıyor.

Victoria and Albert Museum

Opera: Passion, Power and Politics

30 Eylül 2017 – 25 Şubat 2018

V&A müzesinin yeni kanadında gerçekleştirilecek olan ilk sergide, operanın Rönesans İtalya’sından bugüne uzanan 400 yıllık serüveni, farklı dönemlerde yedi farklı Avrupa şehrinde gerçekleşen yedi prömiyerin izleğinde anlatılıyor. Yalnızca V&A’in bir araya getirebileceği disiplinler -müzik, mimari, kültürel tarih, kostüm ve sahne tasarımı- sürükleyici bir kurguda buluşuyor.